Dostluk Karavanı; yakın ve uzak komşularımızın, kardeşlerimizin hatırını sorup bir fincan kahvelerini içmek, atalarımızdan yadigar eserleri ziyaret etmek, sizlerden bir dostluk selamı iletmek için uzun, upuzun bir yola çıktı. Dostluk Karavanı, "Ah keşke evimi sırtımda taşıyarak özgürce dünyayı gezsem" ya da "Gittiğim her diyar evim olsa" diyen herkesi TRT ekranlarına davet ediyor.
Dostluk Karavanı, bu bölümde Lübnan'ın başkenti Beyrut'u geziyor. Osmanlı şehirlerinden biri olan Beyrut, bugün Ortadoğu'nun özeti gibi, birçok farklı din, mezhep ve topluluğun yaşadığı bir yer. Bir yanda Filistin mülteci kampları bir yanda ünlü Beyrut eğlenceleriyle ünlü şehir, çok kimlikli yapısını hala koruyor. Uzun yıllar boyunca iç savaşlarla harap edilen şehrin kültüründe özgün yemekler, kıyafetler, alışveriş merkezleri, farklı dinlere mensup çeşitli mezheplerin ibadet biçimleri iç içe yaşıyor. Yunus Emre kültür merkezinin Türkçe derslerine yoğun ilgi gösteren Beyrutlular için Türkiye ilgiyle takip edilen ve sevilen bir ülke. Dostluk karavanı, bu kadim Osmanlı şehrinin yanında, Fenikelilerin ünlü başkenti Byblos'u da ziyaret ederek Lübnan'ın farklı yüzlerini ekranlara getiriyor..