Gezi Alemi

e-Posta:    Şifre:     Kaydol | Şifremi Unuttum
 
Gezi Alemi ::::: Türkiye ::::: Yalova ::::: YALOVA - Acıları Değil, Anıları Yaşasın        
Ülke Şehir Ekleme Düzenleme Gezi Tarihleri Okunma Yorum Yazan 
Türkiye Yalova 10 Ocak 2012 01 Ocak 2011
01 Ocak 2011
5290 1 Torun Çelebiler 

 YALOVA - Acıları Değil, Anıları Yaşasın
 (Genel)

İstanbul İstanbul diye çağlayan Marmara'nın, yeşil ile maviyi kardeş yerine koyan en gözde kıyısıdır Yalova. İstanbul'un aynı baskıdan çıkmış gibi tekdüze insanları yok burada, İnsanlar renk renk, cıvıl cıvıl. Bahçelerinde oturup karşıdan İstanbul'un gizemli ışıklarını seyreder, canları sıkılınca da teknelerini alıp balığa gider insanlar Yalova'da.

Karamürsel'den sonra yol kıvrıla kıvrıla Yalova'ya akar. Yol boyunca kara bacalı metal yığını fabrikalar boğmaya çalışsa da güzel manzarayı, İstanbul karşıdan göz kırpar gülümseyerek. Karamürsel-Yalova arası böyle sanayi ve doğanın kapışması ile sürer gider. Yalova girişinde doğanın zaferi karşılar bizi. Fabrikalar vize alamayan yolcular gibi Yalova'ya ayak basamazlar sanki.

Yemyeşil dağların yamaçlarına evlerini kurmuş insanlar. Küçük de olsa bahçeleri ve tarlaları var. Geçimlerini doğa ananın cömert bağrından sağlıyorlar.
FOTOGRAF: Torun Çelebiler Seyahatnamesi
O güzel Marmara denizine mi, yoksa ihtişamlı İstanbul manzarasına mı bıraksak gözlerimizi? Buradaki insanlara bakınca "Bir elinde cımbız, bir elinde ayna, umurunda mı dünya?" dizelerini anımsıyor insan. Hayat koşuşturmacasının telaşından kaçan İstanbulluların ağaç evi gibidir Yalova...

Buradaki insanlar küçücük bir hayata neler neler sığdırıyor inanamazsınız. Sabah uyanıp bahçelerini suluyorlar. Sonra, eğer yemek varsa sofraya gidiyorlar, yoksa bahçeden taze otlar, domates, salatalık toplayıp taze taze yiyorlar yemeklerini. Gezmelik kıyafetlerini giyip çat kapı komşuya gidiyorlar. Oradan da sahildeki parklara, çay bahçelerine... Yurdumuzun pek çok beldesi belki Yalova gibi güzel; ama Yalova'da insanlar, cenneti bir resme bakar gibi değil; cenneti, pınarlarından kana kana içerek, çiçeklerinden koklayarak, dağlarında koşarak doyasıya yaşıyorlar sanki...
FOTOGRAF: Yalova Valiliği
Ve 1999 depremi... Hatırlamak istemesek de... Deprem pek çok can aldı. Gözyaşları seller oldu döküldü. Gözyaşlarıyla sulandı Yalova toprakları. Ama küllerinden yeniden doğdu kent. Yeniden dikti ağacını, evini, bacasını... Damar damar canlandırdı buruk anılarının üzerine siluetini... Deniz, depremin yaralarını, bir ananın yavrusunu bağrına basması gibi çekti içine. Deniz kıyısı yıkılan binaların artıkları ile dolduruldu. Denizi dolduran molozların üzerini toprak çimenden bir battaniye ile örttü. Örttü ki, acı anılar alevlenmesin... Artık yığınların üstünde güller çiçek açtı. Sahil boyunca parklar yapıldı, deprem çocukları top koştursunlar diye. Lunapark bile var, yanında da konser alanı...

O sahil parklarından birine belediye anıt müze yaptı; ortası mermer bloklar ile yarılmış bir dağ şeklinde. Mermer blokların üzerine depremde ölenlerin adı kazındı. Dağın içinde depremi resimlerle anlatan bir müze yapıldı. Ortaya da gözyaşını temsil eden metal bir direkten su akıyordu. Şimdilerde bu güzelim anıt kir pas içinde, kokudan girilmiyor. Kötü kentleşmeyi temsil eden mermer bloklara pislikten yaklaşılmıyor. Müzenin ise bayramda bile kapıları kapalıydı. Gözyaşı direği ise göz pınarları kuruyan ana gibi ağlayamıyor artık...
FOTOGRAF: Makalp / Wikimedia Commons / CC-BY-SA 3.0
Yalova depremi unutmuş, üstüne çimen ekmiş, gül ekmiş, sevgi ekmiş ne güzel. Ama acıların bir daha yaşanmaması için ihmaller unutulmasın. Yalova Anıtı canlı ve temiz tutulsun ki, bundan böyle depremin acıları değil, anıları yaşasın...
ENES YILDIRIM - 13 yaşındayım. Ankara'da doğdum. Gezmeyi seviyorum. Özellikle Yalova'ya sıkça gidiyorum. Çok güzel bir yer. Gitmenizi öneriyorum.
Not: Bu yazı, Evliya Çelebi'nin doğumunun 400. yılı anısına hazırlanan ve tüm geliri UNICEF Türkiye Komitesi'ne bağışlanan "Torun Çelebiler Seyahatnamesi, 2011" adlı kitaptan editörlerin özel izni alınarak yayımlanmıştır.








 Yazılan Yorumlar...
NEŞE
(12 Ocak 2012)

Yalova daki deprem anıtının içler acısı durumu beni çok üzdü,haydi anıtlara karşı duyarsız halkımız ama binlerce kişinin ölümüne ,bu acı günlere bir saygıya karşıda mı duyarsız olduk...çok yazık...

 Yorum yazmak isterseniz...
 
Yorum Yazabilmek İçin Üye Girişi Yapmalısınız.